Neden Bazı Çocuklar Daha Çok Çabalarken Bazıları Pes Eder?

Huffington Post – Tracy Cutchlow (2014)

Carol Dweck’in 1960’larda yaptığı Stanford Araştırmaları çocukların 2 kategoriden birine düştüğünü vurgular. Bunlardan birincisi Sabit Zihin Yapısı (Sabit Fikirlilik) Sahip çocukların oluşturduğu gruptur. Bu gruptaki çocuklar başarının doğuştan gelen yeteneklere ve zekaya dayalı olduğuna inanırlar. İkinci gruptaki çocuklar ise Gelişim Odaklı Zihine sahip çocuklardır. Bu grupta bulunan çocuklar ise başarının sıkı çalışma sonucu geleceğine inanırlar.

 

Sabit Zihin Yapısı (Sabit Fikirlilik)/ Sahip Çocuklar:

Doğuştan gelen zekaya takılıp kaldıkları düşüncesini taşırlar.
Zeki görünememekten korktukları için zorlu görevlerden kaçma eğilimindedirler.
Başarısız olmaktan korkarlar. Başarısız oldukları durumlarda kapana kısılmış gibi hissederler.
“Çok çalışman gerekiyorsa, yeteneğin yok.” Fikrine inanırlar.

Gelişim Odaklı Zihine Sahip Çocuklar

Zekanın geliştirilebileceğine inanırlar.
“Kendine meydan okuduğun sürece, zekanı geliştirebilirsin.” şeklinde düşünürler.
Öğrenme arttıkça, zeka da onunla doğru orantıda artar.
Sıkı çalışmanın gerekliliğini bilirler.
Daha fazla zaman ve emek harcayarak zorlukların üstesinden gelebilecekleri bilincine sahiplerdir.
Akıllı olarak görünmekten çok öğrenme deneyimine önem verirler.
Zorlu görevler karşısında azimlidirler.

Anne babaların kullandıkları övgü tarzının(praise), çocukların zihin yapısının şekillenmesinde etkisi yadsınamaz derecede önemlidir. Çocukların bu zihin yapılarını 1 yaş kadar küçük bir yaşta dahi benimseyebileceklerini unutmamak gerekir.

Carol Dweck’in Bir Çalışması:

  • Çocuklar iki gruba ayrıldıktan sonra zeka testi (IQ test) problemleriyle ilgilenmeleri istenir. Bir gruptaki çocuklara zekalarıyla övgü verilir, diğer gruptaki çocuklar gösterdikleri çaba için övülür. Daha sonra her iki gruptaki çocuklardan zor veya basit görevlerden seçmeleri istenir.
  • Çaba için övülen çocukların daha zor görevlere yöneldikleri gözlemlenmiştir. Bu çocuklar zor görevlerin daha öğretici olacağı düşüncesindedirler ve kendine olan güvenlerini görevler zorlaşsa da koruyabilme özelliği göstermişlerdir.
  • Zekaları için övülen çocuklar ise başarı oranlarının daha fazla olacağına inanmaları nedeniyle daha kolay görevlere yönelmişlerdir. Görevler zorlaştıkça, kendilerine olan güven seviyelerinde düşüş not edilmiştir.
  • Bu çalışma daha sonra laboratuvar ortamından ev ortamına taşınmıştır. Stanford ve Chicago Üniversitesindeki eğitim görevlileri 53 aileyi evlerinde ziyaret edip, kendi rutinleri içerisinde gözlemlemişlerdir.
  • Gözlemler çocuklar 14 aylıkken başlamıştır.
  • Bu çalışma kapsamında ailelerin çocuklarıyla iletişim kurarken tercih ettikleri övgü biçimleri gözlenmiştir.
  • Övgü Biçimleri: Çabaya Övgü, Karakter Özelliklerine Övgü, “Diğer Övgü” (Belirli bir niteliği olmayan övgüler.. Örneğin; “Çok İyi!”, “ Helal Olsun!”) .
  • Aradan 5 yıl geçtikten sonra, çocuklar yaklaşık 7-8 yaşlarındayken, öğrenme biçimleri ve zorluklara karşı olan tutumlarını keşfetmek adına bir anket yapılmıştır.
  • Sürece dair (Process Praise) (yaptıkları iş, görev doğrultusunda) övgü alan çocukların Gelişim Odaklı Zihin yapısını benimsedikleri ve daha zorlu görevleri denemekte istekli oldukları bulunmuştur.

 

Sabit Zihin Yapısını Esnetmek (Unfixing a Fixed Mindset)

  • Sabit Zihin Yapısına sahip olduğu düşünülen ortaokul ve üniversite öğrencileriyle bir çalışma yapılmıştır.
  • Bu çalışmanın sonucuna göre “Zeka sabit değildir ve beyin herhangi bir kas gibidir, geliştirilebilir.” Düşüncesi benimsetildiği takdirde öğrencilerin notlarında iyileşme olduğu belirtilmiştir. Bu çalışmada vurgulanmak istenen ana düşünce; ne çocuklar ne de büyükler için zihin yapılarının değişmesi için geç kalınmadığı ve istenirse değiştirilebileceğidir.
  • Beyin bir kas gibidir. Ne kadar çok kullanırsanız, o kadar güçlü olur. Beyninizi çalıştırmanın yolu, zorlukları kucaklamak, becerileri uygulamak, yeni şeyler öğrenmektir.”
  • Beyin en çok yöneltilen soruları; doğru değil, yanlış anlayarak büyür.”
  • “Toplum bir bütün olarak öğrenme mücadelesini benimsemeye başlarsa, bunun küresel insan potansiyeli için anlamı çok büyüktür.” -Khan Academy

 

Zorlu görevleri üstlenen çocuklarımızı “Neredeyse!” diyerek cesaretlendirmek ve “Bunu senin için yapayım” yerine “Tekrar dene” şeklinde bir yaklaşım gelişim odaklı zihnindesteklenmesi için çok önemlidir.