Ebeveynlerin tartışması normaldir, ancak bu anlaşmazlıkların çocukları etkileme şekli büyük ölçüde değişir. Peki ebeveynler ve bakım verenler, tartışmalarının çocuklara zararlarını azaltmak için neler yapabilirler?

Evde yaşananların, çocukların uzun süreli zihinsel sağlığı ve gelişimi üzerinde çeşitli etkileri vardır.  Önemli olan sadece ebeveynler ve çocukları arasındaki ilişki değildir. Bunun yanında, ebeveynlerin birbirleri arasındaki ilişki de çocukların psikolojik gelişiminden akademik başarısına ve gelecekteki ilişkilerine kadar büyük rol oynar. Fakat, tartışmalardan ve çatışmalardan “olumlu” bir şeyler çıkarma şansı da vardır.

Çoğu zaman küçük tartışmaların çocuklar üzerinde olumsuz etkisi çok azdır ya da hiç yoktur diyebiliriz. Fakat bazen ebeveynler birbirlerine kızıp bağırdıklarında, sürekli geri çekildiklerinde veya anlaşmaya varamayıp uzun sessizliklere büründüklerinde ortaya bazı sorunlar çıkabilir.

İngiltere’de yapılan uzun süreli ev gözlemleri sonucunda 6 ay ve daha öncesinden itibaren evde çatışmaya maruz kalan çocukların kalp atış hızlarının ve stres hormonu tepkilerinin diğer çocuklara oranla daha fazla olduğu bulunmuştur.

Bunun yanında şiddetli veya kronik ebeveynler arası çatışma ile yaşamanın sonucunda bebekler, çocuklar ve ergenlerde erken beyin gelişiminde bozulma belirtileri, uyku bozukluğu, anksiyete, depresyon, davranış bozukluğu ve diğer ciddi problemlerin olabileceği öne sürülmektedir.  Benzer etkiler, ebeveynleri yapıcı bir şekilde müzakere eden veya çözen çocuklarla karşılaştırıldığında, sürekli ancak daha az yoğunlukta çatışmaya maruz kalan çocuklarda da görülmektedir.

Genetik mi Çevresel Koşullar mı ?

Çatışmaların çocuklar üzerindeki etkisi her zaman beklenildiği gibi olumsuz olmayabilir. Örneğin, boşanmaya ve ayrı yaşamaya karar veren ebeveynlerin genellikle çocuk üzerinde özellikle zararlı ve kalıcı bir etki bırakacakları düşünülür. Ancak ayrılmadan önce, ayrılma sırasında ve ayrılıktan sonra yaşanan tartışmalar, ayrılığın kendisinden daha büyük etki yaratabilir.

Benzer şekilde, genetik faktörlerin çocukların çatışmaya karşı tutumlarında önemli rol oynadığı düşünülmektedir ve “doğanın” kaygı, depresyon ve psikoz problemlerinde rol oynayan zihinsel sağlık için merkezi olduğu doğrudur. Fakat bunun kadar, ev ortamı ve oradan aldıkları “yetiştirme” de çok önemlidir.

Son zamanlarda ruh sağlığı bozuklukları için altta yatan genetik risk faktörlerinin aile yaşamı ile birlikte daha kötü ya da daha iyi olma yönünde ilerleyebileceği söylenmektedir. Ebeveynler arasındaki ilişkinin kalitesi, birlikte yaşıyor olsunlar ya da olmasınlar, çocuk gelişiminde temel faktör olarak görülmektedir.

 Çocuklar Hakkında Tartışmalar

Bütün bunlar ebeveynler için ne anlama geliyor?

İlk olarak, ebeveynlerin/ bakım verenlerin tartışmasının ve birbirine katılmamalarının tamamen normal olduğunu kabul etmek önemlidir. Fakat, ebeveynler birbirleriyle sıklıkla, yoğun ve çözülmeyen çatışmalara girdiklerinde, çocuklar kendilerini daha az iyi hissederler. Hatta tartışma çocuklar hakkındaysa, tartışmaya sebep olacak yanlış bir şey yaptıklarını düşünüp kendilerini suçlayabilirler. Bu durum erken dönem çocukluk döneminde uyku bozuklukları ve beyin gelişiminde olumsuz etkilere, okul döneminde duygu ve davranış bozukluklarına, ergenlik döneminde depresyon, kendine zarar verme danışları ve akademik problemlere sebep olabilir.

Yıllardır özellikle aile içi istismarın ve şiddetin çocuklar için yıkıcı etkiye sahip olduğunu biliyoruz. Ancak, yıkıcı etki olmasının sebebi sadece ebeveynlerin birbirine saldırgan davranış sergilemeleri değildir. Kendilerini geri çektiklerinde ya da birbirlerine daha az sıcaklıkla yaklaştıklarında da çocukların duygusal, davranışsal ve sosyal gelişimi risk altındadır ve problem burada bitmez. Çocuklar sadece kendi yaşamlarında etkilenmez, aynı zamanda bu ilişki biçimleri bir nesilden diğerine geçebilir. Bugünün pozitif çocuklarını ve yarının mutlu ebeveynlerini ve ailelerini istiyorsak, bu döngüyü kırmalıyız.

“Gizli” Tartışmak

Tartışmanın neden olduğu zararı azaltabilecek bazı faktörler vardır.
Araştırmalar çocukların yaklaşık iki yaşından itibaren – ve muhtemelen daha da genç yaşlardan itibaren – zeki birer gözlemci olduklarını ve ebeveynlerinin davranışlarını dikkatlice izlediklerini göstermektedir.

Ebeveynler çocuklarının fark etmediğini düşünse bile çocuklar, ebeveynlerinin onları korumak için yaptıkları “gizli” tartışmaları çoğunlukla fark ederler. Çocukların bu tartışmaların sebeplerini ve potansiyel sonuçlarını nasıl yorumladıkları önem taşır. Geçmiş deneyimlerine dayanarak çatışmanın yükselip yükselmeyeceğine, kendilerinin dahil olup olmayacaklarına karar verirler. Hatta bazı çocuklar durumu ailenin devamı için bir risk olarak yorumlayabilirler. Ayrıca ebeveynleri ile ilişkilerinin kötüleşme olasılığı hakkında endişe duyabilirler.

Araştırmalar erkek ve kız çocuklarının farklı tepkiler verebileceğini, kızların duygusal problemler için erkeklerin ise davranış problemleri için daha fazla risk altında olduklarını göstermektedir.

Genellikle gençler arasında ruh sağlığını iyileştirmeye yönelik politikalar, çocuklara destek olmak ya da ebeveynliği desteklemek yönünde ilerlemektedir. Fakat ebeveynlerle çocuklar arasındaki ilişkiyi desteklemek kısa vadede fark yaratmanın yanı sıra uzun vadede çocukların diğerleriyle kuracakları ilişkiler için de yeterli donanıma sahip olmalarını sağlayacaktır.

Çocukların akrabalar, kardeşler ve diğer yetişkinlerle (ör. öğretmenler) ve arkadaşlarıyla kurduğu ilişkiler, onların uzun vadeli sağlıklı gelişimi için önemlidir. Evde olanlar da bu ilişkileri iyi ya da kötü olarak önemli ölçüde etkileyebilir.

Ebeveynler için ipucu

Ebeveynlerin, tartışmalarının çocukları üzerinde yarattığı etki konusunda endişe duymaları doğaldır.
Bazen tartışmak ya da fikir ayrılığında bulunmak normaldir ve aslında ebeveynler bir tartışmanın ne hakkında olduğunu uygun bir şekilde açıklar veya tartışmayı çözerlerse, çocuklar tartışmalara karşı iyi bir tepki geliştirirler.

Ebeveynler çatışmaları başarıyla çözdüğünde çocuklar, aile halkasının ötesinde kendi duygularını ve ilişkilerini yönlendirmede kendilerine yardımcı olabilecek olumlu dersler çıkarabilirler.

Ebeveynlere, ilişkilerinin çocuklarının gelişimini nasıl etkilediği konusunda destek olmak bugünün mutlu çocukları ve yarının sağlıklı aileleri için önemlidir.

Kaynak: BBC News, 2 Nisan 2018, Gordon Harold